Diyarbakır İl Müftüsü Yavuz Selim Karabayır’dan Ramazan Ayı mesajı
İl Müftüsü Yavuz Selim Karabayır’ın Ramazan Ayı mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Rahmân ve Rahîm (olan) Allâh’ın Adıyla…
RAMAZANA GİRERKEN
Sabır, ibadet, rahmet, mağfiret ve bereket ayı Ramazan…
Nisan yağmurlarının yeryüzünü yıkadığı gibi müminlerin günahlarını yıkamaya geldi Ramazan!
Receb’i ve Şaban’ı geride bırakıp bizi Ramazan’a ulaştıran Rabbimize sonsuz hamd ve sena olsun.
23 Nisan Perşembeyi 24 Nisana bağlayan gece ilk teravih namazımızı kılacak ve 24 Nisan Cuma / 1 Ramazan 1441 günü ilk sahurumuza kalkarak Ramazan orucumuzu tutmaya başlayacağız. Sağlık ve afiyet içerisinde bu aya kavuştuğumuz için Rabbimize sonsuz hamd-u senâlar ediyoruz.
Bu mübarek ayın kadrini ve kıymetini bilip gereği gibi ihya edenlerden olmayı Cenâbı hak bizlere nasip etsin. Bakara suresinin 185. ayetinde değerine vurgu yapılan yegâne aydır Ramazan ayı.
” O (sayılı günler), doğruyu eğriden ayırma, gidilecek yolu bulma konusunda açıklamalar ve insanlara rehber olarak Kur’an’ın indirildiği Ramazan ayıdır. Artık sizden kim bu aya yetişirse onu oruçlu geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa, başka günlerden sayısınca tutar. Allah sizin için kolaylık istiyor güçlük çekmenizi istemiyor. Sayıyı tamamlamanız, sizi doğru yola iletmesine karşı Allah’ın ululuğunu dile getirmeniz ve umulur ki şükredersiniz diye (uygun hükümler gönderiyor).
Müslümanlarca sabır, ibadet, rahmet, mağfiret ve bereket ayı olarak kabul edilen, büyük bir coşku ve heyecanla karşılanan ramazanın başlıca özellikleri şu şekilde sıralanabilir: 1. Kur’ân-ı Kerîm bu ayda indirilmeye başlanmış olup âyet ve hadislerde bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen Kadir gecesi de bu ayın içindedir. Bir âyette Kur’an’ın ramazan ayında, bir başka âyette mübarek bir gecede, bir diğerinde Kadir gecesinde inmeye başladığı haber verilmektedir. Kadir gecesi ramazan içinde mübarek bir gece olduğundan âyetler arasında bir çelişki yoktur. 2. İslâm’ın beş şartından biri olan oruç bu ayda tutulur. Hz. Peygamber’in inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek kılan kişinin geçmiş günahlarının bağışlanacağını bildirdiği ve kendisi de bizzat kılarak ümmeti için sünnet olduğunu gösterdiği teravih namazı bu aya mahsus ibadetlerdendir. 4. Malî bir ibadet olan fitrenin (fıtır sadakası) bu ayın sonunda ve bayramdan önce ödenmesi gerekir. Bu ayda yapılan diğer yardımların da öteki aylara göre daha sevap ve faziletli olduğuna dair hadisler vardır. Bu sebeple, ramazanda ödenmesi gerekli olmamakla birlikte müslümanlar zekâtlarını bu ayda ödemeyi âdet haline getirmişlerdir. 5. Bu ayın sonunda itikâfa girmek sünnettir. Kaynaklar Resûl-i Ekrem’in ramazanın son on gününde itikâfa girdiğini ve bu âdetini vefatına kadar devam ettirdiğini, onun ardından hanımlarının da itikâfa girdiğini haber vermektedir. 6. Bazı hadislerde bu ayda umre yapanın hac sevabı alacağı diğer ibadet ve amellere de öteki aylara göre daha çok mükâfat verileceği bildirilmiştir. 7. Kur’an ayı denilen ramazan ayında çokça Kur’an okuyup tefekkür etmek müstehap kabul edilmiştir. Hz. Peygamber’in Cebrâil ile karşılıklı Kur’an okumasına dayanan mukabele uygulaması da bu aya mahsus geleneklerdendir.
Rabbimiz bu ayda, ibadet , dua, hayır ve hasenatlarımızı arttırsın. Bu mübarek ayın hürmetine ülkemizi ve tüm insanlık âlemini içerisinde bulunduğu virüs sıkıntısından kurtarsın.”